Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının desteği ve Altınekin İlçe Tarım Müdürlüğü’nün katkılarını arkasına alarak ilçeye bir ziraat odasının yapabileceğinden daha büyük yatırımlar kazandıran Altınekin Ziraat Odası Başkanı Bekir Kağnıcıoğlu, ilçede tamamlanan ve devam eden yatırımları Konya Yenigün Gazetesi’ne değerlendirdi. Yatırımların önümüzdeki süreçte de devam edeceğini dile getiren Altınekin Ziraat Odası Başkanı Bekir Kağnıcıoğlu, hizmetlerin sadece Altınekin halkına yönelik olmadığını, bölge insanının tamamına hizmet verecek tesisleri uygulamaya koyduklarını dile getirdi.

“KOP Desteğini Esirgemedi”

Altınekin Ziraat Odası olarak bölge insanının ihtiyaçlarını doğru bir şekilde analiz edip buna göre yatırımlarını şekillendirdiklerini belirten Bekir Kağnıcıoğlu, “Fiziki yatırım anlamında özellikle 2017 yılından bu yana önemli hizmetlere imza atmış olduk. Bu yıl içerisinde bizim KOP’tan aldığımız destek toplamda 1,5 milyon TL’ye yaklaştı. Tarım İlçe Müdürlüğü’müzle yapmış olduğumuz projeler gerçekten yerinde ve ihtiyaç duyulan projelerdi ve hakkını aldı. Şimdi şu da bir gerçek ki, KOP’un desteği olmasa biz bu yatırımların büyük bir bölümünü ilçemize kazandıramazdık. Çünkü Tarım İlçe Müdürlüğü yatırımcı değil, odamızın da bu kadar yüksek maliyetleri karşılayabilecek bir parası da yok geliri de yok. Ama KOP, yazmış olduğumuz projeleri uygulanabilir görüp kabul etti ve desteğini esirgemedi. Bu sayede ilçemiz, birçok ilçede bulunmayan, sadece ilçemize değil bölgemiz tarım ve hayvancılığına hizmet verecek olan bu yatırımları kazanmış oldu. KOP Başkanımıza ve KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı’nın tüm çalışanlarına bu anlamda da teşekkürlerimizi sunuyoruz” ifadelerini kullandı.

‘Bölge İnsanının Tamamını Kucaklıyoruz’

Bugüne kadar KOP Bölge Kalkınma İdaresi’nin desteği ve Altınekin İlçe Tarım Müdürlüğü’müzün iştirakiyle Altınekin Ziraat Odası olarak ilçeye ‘Çerezlik Kabak Paketleme Tesisi’, ‘Çerezlik Kabak Çekirdeği Kalite Sınıflandırma Projesi’, ‘Serada Öğreniyorum Projesi’, ‘Haydi Kuzalar KOP ile Banyoya projesi’ gibi projeleri kazandırdıklarını dile getiren Altınekin Ziraat Odası Başkanı Bekir Kağnıcıoğlu, “Sadece 2020 yılında kabul edilen 3 projemizin toplam bedeli ise 1 milyon TL’yi aşıyor. 2020 yılında Kıraç Topraklarda Altın Dane (Susam) Uygulama Projesi, Kuş Yemi KOP Üretim Tesisi Projesi, Altınekin’de Küçükbaş Hayvan Refahının Artırılması Projesi de bu yıl içerisinde yatırım amaçlı geliştirdiğimiz ve şu an devam etmekte olan projelerimizdir” dedi. Bölgedeki hayvanların dışkılarını da en iyi şekilde değerlendirmeye çalıştıklarını ve bu doğrultuda hayvan gübresi serpme makinesi almaya dönük adımları attıklarını dile getiren Bekir Kağnıcıoğlu, “Hayvanların gübresini kamyonun üzerine yükleyeceğiz, tarlasına serpme usulüyle atıp geleceğiz. Kamyona monte edilen bir makinesi var bunun. Onu da Ankara’da yaptıracağız. Biz toprağa önem veriyoruz. Toprağın kimyasal gübreden çok daha faydalı olan organik hayvan gübresine ihtiyaç var. Bunun farkında ve bilincinde olduğumuz için bunu en kısa sürede harekete geçireceğiz” ifadelerini kullandı. Kağnıcıoğlu ayrıca bölgedeki küçük hayvancılığı desteklemek için 25 adet portatif ağıl yaptırmak için girişimlerde bulunduklarını, bunun da belli şartlar altında hak sahiplerine dağıtılacağını söyledi. Kağnıcıoğlu, “Yaptığımız çalışmalara baktığımızda biz Altınekin bölgesinde yaşayan herkesi kucaklamaya çalıştığımızı ve herkese hitap eden hizmetler sunmaya çalıştığımızı söyleyebiliriz. Yaptığımız hizmetler aslında markalaşma adına da önemli hizmetler. Bu anlamda kuş yemi üzerine markalaştık. Bu alanda bir Pazar oluşturmak gerekiyordu. Ürettiğimizi pazara çıkarabilmek için uzun bir Pazar araştırması yaptık. Kuş yeminde devletin açıkladığı bir fiyat yoktu. Biz serbest piyasada bunlara Trakya ve Ege bölgesinden pazar bulmuş olduk” ifadelerini kullandı.

Kuş Yemi İkinci Ürün Olarak Üretilebiliyor

Kuş yemi gibi alternatif tarım ürünlerinin bölgede ekiminin her geçen gün arttığını söyleyen Altınekin Ziraat Odası Başkanı Bekir Kağnıcıoğlu, “Taban fiyatı açıklanmıyor olsa da, buğdayla hemen hemen aynı şartlarda yetişiyor. Masrafı ve maliyeti açısından bakınca buğdaydan daha az maliyetli olan bir ürün kuş yemi. Çiftçimiz bu bölgede ikinci ürün olarak kuş yemini de ekebiliyor. Arpa ekili tarlalarda hasat bittikten hemen sonra kuş yemi ekiliyor. Eylül ve ekim aylarında tamamen olgunlaşabiliyor. Ülke ekonomisine de büyük katkısı olan bir ürün aslında kuş yemi. Dışarıdan geliyordu kuş yemi. Şimdi iç piyasada ekim alanı arttıkça ithal edilen miktar da azalır. İlerleyen zamanlarda bunun ekim alanı daha da artacaktır diye düşünüyorum. Çünkü bunun samanı büyükbaş hayvanlarda proteinin yüksek olması nedeniyle daha çok tercih ediliyor. Süt verimine büyük katkısı oluyor” diye konuştu.

Kabak Çekirdeği Çiftçiye Kazandırıyor

Çerezlik kabak çekirdeğinin de Altınekin bölgesinde başat ürünler arasında yer aldığını dile getiren Altınekin Ziraat Odası Başkanı Bekir Kağnıcıoğlu, “Hemen her çiftçi az ya da çok kabak çekirdeği ekiyor. Kabak çekirdeği de bölgemiz çiftçisine genel anlamda kazandırıyor. Ama dışarıdan ürün gelirse, o zaman iç piyasada kabak çekirdeğinin değeri biraz düşebiliyor. Bu sene bölgemizde yine ekim yapıldı. Eylül ayında hasadı başlayacak. Geçen seneki fiyatlara baktığımızda kilogramını en az 16 liradan satılmıştı. Şimdi çiftçinin elinde kabak çekirdeği olsa 24-25 liradan satılacak. Tabi geliri güzel ama kabak çekirdeği hem maliyetli hem de hassas bir ürün. Hastalandırmamak gerekiyor, sürekli gözüne bakmak gerekiyor” dedi.

Altınekin Son Dönemde Büyük Yatırımlar Aldı

Altınekin’in, KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığının destekleri ile son dönemde önemli yatırımlar aldığını dile getiren Altınekin İlçe Tarım Müdürü Şakir Uysal da, “Bölge insanımızın ana geçim kaynağı tarım olsa da, tarımın yapıldığı bir merkezde hayvancılığın da olması gerekiyor. Bu anlamda Altınekin ilçemizde tarımsal faaliyetlerin çok yaygın olmasına karşılık hayvancılıkta bu kadar büyük bir sıçrama yakalanamadı. Ama yeni yeni hayvan sayısı artmaya başladı. Şu an 13 bin 500 büyükbaş, 60 binin üzerinde de küçükbaş hayvan var bölgemizde. Tavukçuluk da bu bölgenin en önemli hayvansal üretim alanlarından birini oluşturmaya başladı son dönemde. Saraçoğlu Mahallesi’ndeki tavukçuluk işletmecileri bölgemize taşındı. Bunun yanında ithal besi yapan 3 farklı işletmemiz var. Dolayısıyla hayvancılık anlamında bölgemiz önem kazandı” dedi. Küçükbaş hayvancılıkta dış parazitle mücadelenin hayvan sağlığı açısından önemine değinen Şakir Uysal, “Hayvanın sağlıklı olması veriminin de daha yüksek olması anlamına geliyor. Kene, bit, pire gibi zararlı parazitlerle mücadele edebilmek için bölgemizdeki üreticiler holder adını verdiğimiz gübreleme makineleriyle hayvanlara ilaç sıkıyordu. Ama bu ne yazık ki tam manasıyla etkili olmuyordu. Daha etkili bir mücadeleyle hayvan sağlığını korumak için daha teknolojik cihazların kullanılması gerekiyordu. KOP ile yaptığımız ortak proje ile koyunların dış parazitlerden korunabilmesi ve yıkanması için koyun yıkama cihazı alındı. Pratik ve uygulaması kolay olduğu için de tercih edilir oldu. Bin tane hayvan neredeyse yarım saat gibi kısa bir süre içerisinde etkili bir şekilde kullanılabiliyor. Haydi Kuzular KOP’la Banyoya isimli projemizin yürütücüsü Altınekin Ziraat Odası oldu” ifadelerini kullandı. “Bunun yanında ilçede yetişen ürünlerin pazarlanması ve paketlenmesi ile ilgili bir projemiz oldu” diyen Uysal, “Yakın zamanda meslek lisemizin de dahil olduğu sera projemizi hayata geçireceğiz. Şu an yapmış olduğumuz en önemli projelerden bir tanesi de portatif ağıl projesi. Toplamda 1 milyon TL’lik bir proje bu. Üreticilerimiz bu anlamda da maddi olarak desteklenecek. Altınekin Küçükbaş Hayvan Refahının Artırılması Projesi ile hayvanlar daha temiz bir ortamda barınmış olacak. Taşınabilir olduğu için istenilen yere götürülüp kurulabilecek. Modern bir ağıl sisteminden söz ediyoruz diyebilirim. Üreticinin kendi malı olacak bu ürün. Yüzde 70’ini KOP karşılayacak, yüzde 30’unu üretici verecek. Yine Altındane Susam Yetiştiriciliği’ni geliştirme projesi var şu an devam etmekte olan. Altınekin’de şimdilerde susam ekilmiyor. Bu projeyle ilk defa üretilecek. Burada sulama yeraltı suyuyla olduğu için gübre ve suyla birlikte kil tutuyor, kireçleniyor. Biz bunun önüne geçmek, toprak kalitesinin yeniden en üst seviyeye çıkmasını ve organik madde miktarını artırmaktır. Susam da getirisi çok yüksek bir ürün. Bunu bölgemizde yetiştirebilmek için şimdilerde altyapı hazırlıyoruz diyebilirim” dedi.

Çiftçi Çok İyi Bir Ekonomist

Altınekin bölgesinde 700 bin dekar arazi olduğunu ve bunun 500 bin dekarlık kısmının yeraltından sulandığını dile getiren Altınekin İlçe Tarım Müdürü Şakir Uysal, “Çiftçimiz, sulu tarımın getirisi fazla olduğu için sulamadaki maliyetlerin yüksek olmasını hiç umursamıyor. Kıraç topraklar da yavaş yavaş sulu tarıma dönüşüyor. Tabi buğday stratejik bir ürün. Buğdayın ekim alanı yavaş yavaş azalıyor. Bölgemizde getirisi daha çok olduğu için mısır ve ayçiçeği gibi ürünlerin ekim alanı günden güne artıyor. Çiftçinin çok iyi bir ekonomist olduğunu söyleyebiliriz. Çiftçi masrafı en az, getirisi en yüksek olan ürünleri tercih ediyor. Yine Altınekin bölgesinde mera ıslah çalışması da yapacağız. Meranın ot kalitesini artırmak için bin dekarlık bir alanda merayı bozmadan çimlendirme çalışması yapacağız. 12. ayda ekimini yapacağız. Çimsi bir bitki olacak. Hayvanlarımız uzun vadeli bu meralardan faydalanabilecek. Buradan verim alırsak, bütün mahallelerimizde daha geniş bir alanda yayılımını sağlayacağız. Bu da hayvancılığın desteklenmesi açısından önemli bir hizmet olmuş olacak” diyerek sözlerini tamamladı.