Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı
Türkiye’nin En Kapsamlı Elma Çalıştayı Karaman’da Yapıldı

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ile Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) tarafından ortaklaşa düzenlenen Türkiye’nin en kapsamlı elma çalıştayı Karaman’da yapıldı.

Eklenme Tarihi
15.03.2019
Okunma Sayısı
3387 Kez Okundu.
Haberi Paylaş

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ile Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) tarafından ortaklaşa düzenlenen Türkiye’nin en kapsamlı elma çalıştayı Karaman’da yapıldı.

 

Türkiye’nin en büyük elma üreticisi konumunda olan Amasya, Isparta, Karaman ve Niğdeli üreticilerin, elma üretiminde yaşadıkları sorunların masaya yatırıldığı “Karaman Elma Çalıştayı”, Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi Şehit Ömer Halisdemir Konferans Salonunda geniş bir katılımla gerçekleştirildi.

 

KMÜ ev sahipliğinde düzenlenen çalıştaya Karaman Valisi Fahri Meral, Karaman Milletvekilleri  Dr. Recep Şeker ve Selman Oğuzhan Eser, KOP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı İhsan Bostancı, KMÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül, bilim insanları, davetliler, elma üreticileri, üniversite personeli ve öğrenciler katıldı.

 

Bölge illerinden gelen üreticilerin, akademisyenlerin, kamu kurum ve kuruluşlarının temsilcileri ile sektör temsilcilerinin de yer aldığı çalıştayda; elmanın bölgedeki sosyo-ekonomik boyutu, yetiştirilme teknikleri, hastalıkları, üretimi ve pazarlanması konularında sorun tespitleri ve çözüm önerileri masaya yatırıldı.

 

Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marş’ının okunması ile başlayan program, KMÜ tanıtım filminin gösterimi ile devam etti. Ardından KMÜ Elmacılık Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Yılmaz Sesli tarafından uygulama ve araştırma merkezinin tanıtımı yapılarak kuruluş amacı ve geleceğe dönük hedefler açıklandı.

 

“Alt yapı, ekonomik yatırım ve afet desteği ile üreticilerimizin her zaman yanındayız”

Programın açılış konuşmasını yapan Karaman Valisi Fahri Meral, KOP Bölge Kalkınma İdaresinin desteği ile yapılan elmacılık çalıştayının Karaman’da gerçekleştiriliyor olmasının Karaman’da elmaya hala büyük önem verildiğinin bir göstergesi olduğunu belirterek 1950’li yıllarda modern bahçelerin kurulmasıyla başlayan ve günümüze kadar büyük gelişmeler kat eden Karaman’ın, Türkiye'deki elma üretiminin yüzde 16’sını tek başına karşıladığını söyledi.

 

Vali Meral konuşmasına şöyle devam etti: "2018 yılı Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre Karaman 588 bin ton üretimle ülke genelinde ikinci sırada, toplamda on milyona yaklaşan elma ağacı sayısı ile ilk sırada yer almaktadır.  Bahçeden sofraya gıda güvenirliliğinin ön planda tutulduğu elmacılıkta tarım teknikleri öncelenmekte ve üreticilerimize hibe ve destekler verilmektedir.  İyi tarım uygulamaları, biyoteknik ve biyolojik mücadele ile çiftlik faaliyetlerinin geliştirilmesine yönelik alt yapı, ekonomik yatırım ve afet desteği ile üreticilerimizin her zaman yanındayız.”

 

“Hipokrat elmayı ilaç olarak kullanırdı”

Karaman Milletvekili Dr. Recep Şeker, Türkiye’nin elma üretiminde lider dört ili olan Amasya, Isparta, Karaman ve Niğdeli üreticilerin bu konuda kendilerine bir yol haritası çizmeleri gerektiğini ifade ederek; “Mutlaka her ilin kendine özgü çalışmaları vardır ama bunları biraz daha organize hale getirmemiz gerekiyor. Sorunların bazıları ortak, bazıları ise yöreye göre değişiklik gösterebiliyor. Bunları tek bir çatı altında toplayıp bilim insanlarımızın önderliğinde ve sahada çalışan üreticilerimizin ihtiyaçları doğrultusunda ortak bir hareket planına ihtiyacımız var. Dünya meyve tüketim verileri incelendiğinde elma tüketimi üçüncü sırada ancak piyasadan aldığımız değer çok geride. Demek ki yapmamız gereken çok şey var. Bunu da hep beraber başaracağız.” dedi.

 

Dr. Şeker,  tıp bilimin öncülerinden olan Hipokrat’ın elmayı ilaç olarak kullandığına dikkat çekerek, “Sağlık biliminin önde gelen bilim insanı olan Hipokrat, milattan önce 400’lü yıllarda ilaç olarak elma, hurma ve arpa lapasını kullanmış. ABD’de son yapılan bir çalışmada, elma tüketiminin artırılması halinde sağlık harcamalarının ciddi oranda azalacağı sonucuna varılmış. Elma E ve C vitamini, bunun yanında potasyum ve magnezyum açısından çok zengin bir içeriğe sahip bir meyve. Dolayısıyla obeziteden diyabete ve alzheimer hastalığına kadar birçok hastalıkla mücadelede önemli bir yer tutuyor.” diye konuştu.

 

“Elma üretiminde verimi ve katma değeri artırmalıyız”

KOP İdaresi Başkanı İhsan Bostancı, “Yeni bölgesel kalkınma anlayışının temelinde; bölgelerin geri kalmışlıklarının giderilmesi ve her bölgenin kendi avantajlarını değerlendirerek ülke kalkınmasına ve rekabet gücüne katkı verebilmelerini sağlamak yatmaktadır. Bölgelerin sahip oldukları potansiyel ve iç dinamiklerden en üst seviyede faydalanabilmek ve sosyo-ekonomik farkların azaltılmasını sağlamak için bölgeler düzeyinde farklı nitelikte politikalar geliştirilmesi gerekmektedir. Arazi toplulaştırma, tarla içi geliştirme hizmetleri ve sulama sistemleri gibi altyapı yatırımlarından elde edilen faydayı en üst düzeye çıkarabilmek için özellikle sulama sahalarında bitki deseninin geliştirilmesi, çiftçilerimizin katma değeri yüksek ürünlere yöneltilmesi son derece önemlidir.” dedi.

 

KOP İdaresi Başkanı Bostancı konuşmasının devamında şunları söyledi: “KOP Bölgesi’nde toplam meyve alanlarının yüzde 50’sini elma bahçeleri oluşturmaktadır. İller bazında bu değer incelendiğinde; toplam meyve alanlarının Niğde ilinde yüzde 71’ini, Karaman ilinde yüzde 60’ını, Konya ilinde yüzde 24’ünü ve Amasya’da ise yüzde 22’sini elma bahçeleri oluşturmaktadır. Isparta, Karaman ve Niğde illeri Türkiye elma üretiminin yüzde 48’ini gerçekleştirmektedir. Elma üretimi küresel meyve üretiminin ağırlık olarak yaklaşık yüzde 12’sini oluşturmakla birlikte ticaret hacmi açısından dünyada muz ve üzümden sonra en fazla ticareti yapılan üçüncü meyvedir. Dünyada 36 ülke ticarî elma üretimi yapmaktadır. Dünya elma üretiminde Çin yüzde 49, ABD yüzde 5’lik bir paya sahipken Türkiye yaklaşık 3,2 milyon ton elma üretimi ile toplam üretimin yüzde 4’ünü gerçekleştirmekte ve dünyada üçüncü sırada yer almaktadır. Türkiye'nin elma üretiminde iç pazar ihtiyacını karşıladıktan sonra yüzde 40’lık bir üretim fazlalığı olduğunu görüyoruz. Ancak ülkemiz buna rağmen üretiminin ancak yüzde 4’ünü ihraç edebilmektedir. Bu durum, doğal olarak iç pazarda arz fazlalığına ve üretici fiyatlarında düşüşe neden olmakta ve üreticiyi hemen her yıl mağdur etmektedir. Ülkemizin elma üretiminde söz sahibi olan beş ilinden üreticilerimizin, sektör temsilcilerinin, değerli araştırmacı ve akademisyenlerimizin bir araya gelerek; elma üretiminde verimin ve katma değerinin artırılmasına yönelik bilgi ve tecrübe paylaşımı yapabilmelerine katkı sağlamak adına düzenlenen bu çalıştayın elma üreticilerimiz, bölgemiz ve ülkemiz için hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.”

 

“Elma üretiminde Ar-Ge dönemine geçiyoruz”

KMÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Akgül, “Üniversitelerin varlık sebepleri arasında eğitim-öğretim ve bilimsel araştırmaların yanı sıra toplumsal fayda ve bölgesel kalkınmaya yönelik projeler de yer almaktadır. Buradan yola çıkarak malumunuz olduğu üzere yeni beş yıllık Stratejik Planımızda üniversitemizin farklılaşma alanlarından birisini de ‘gıda ve tarım’ olarak belirledik.” diyerek sözlerini başladı.

 

“Karaman, elma ağacı sayısı bakımından ülkemizde ilk sırada, elma üretimi bakımından da ikinci sırada yer almaktadır.” diyen Rektör Akgül, “İlimiz elmacılık sektörünün önünde biyolojik ve kimyasal mücadeleden organik tarıma, elma hastalıklarından bilimsel üretim tekniklerine, modern depolama yöntemlerinden pazarlama ve reklam stratejilerine kadar pekçok konu yer almaktadır. İlimiz ve bölgemiz için bu kadar hayati öneme sahip bir üretim kolunda gerek sektörün sorunlarını tespit ederek çözüm önerileri sunmak gerekse elmacılık sektörüne yönelik ar-ge çalışmaları yapmak ve üreticilerle bilim insanlarını üniversite çatısı altında buluşturmak amacıyla harekete geçtik ve bir yıl kadar önce Elmacılık Uygulama ve Araştırma Merkezinin kuruluşunu gerçekleştirdik.” dedi.

 

Rektör Akgül, “Elmacılık sektörüne yönelik başlangıç niteliğindeki bu toplantımızın, aydınlatıcı diğer pekçok toplantı, eğitim ve seminerler için ufuk açıcı olmasını diliyorum. Çalıştayın düzenlenmesinde büyük emeği olan kurum ve kuruluşlara, üniversitemize misafir olan kıymetli öğretim üyelerine, Çalıştayımıza iştirak eden tüm kişi, kurum ve kuruluşlara ayrı ayrı teşekkür ediyor, Çalıştayımızın güzel ve bereketli bir başlangıç olmasını temenni ediyorum.” dedi.

 

Mehmet Akif Ersoy Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Ersin Atay ‘Elmada Yetiştirme Teknikleri ve Ağaç Mimarisi’ konusunu anlatırken Selçuk Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Levent Ünlü ‘Elma İç Kurdu’ hakkında açıklamalarda bulundu. Son olarak söz alan Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Dr. Öğr. Üyesi Betül Gürer ise 'Pazarlama ve Örgütlenme Sorunları’ konusu hakkında katılımcıları aydınlattı. Gün boyu devam eden program, çalıştay oturumlarının ardından sona erdi.

 

 

Çalıştayın Sonuç Bildirgesi Yayımlandı

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına bağlı Konya Ovası Projesi (KOP) Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi (KMÜ) işbirliğiyle düzenlenen ülkemizin en kapsamlı elma çalıştayının sonuç bildirgesi kamuoyu ile paylaşıldı.

 

Sonuç Bildirgesinde; girdi maliyetleri, hibe destekleri, kalifiye işçi, bilinçsiz gübre ve bitki besleme ürünlerinin kullanımı, entegre ve biyolojik mücadele teknikleri, sertifikalı fidan desteği, arıcılık, iyi tarım uygulamaları, organik tarım, meyve sineği, iklim değişiklikleri ve soğuk hava zararları, su kaynakları ve fıskiyeli sulama sistemi, tarla yollarının bakımı, modern depolar, soğuk zincir, pazarlık gücü ve hedef pazarların tespiti, elma kampanyaları, tanıtım ve markalaşma, lansman çalışmaları, katma değeri yüksek ürünler, perakende merkezleri, Ar-Ge çalışmaları, tarımsal danışmanlık, sigorta mevzuatı, Elma Üreticileri Birliğinin etkinliği, üreticilere yönelik eğitim ve uygulama faaliyetleri gibi konular başta olmak üzere toplam 37 maddelik bir bildiri yayımlandı.

 

KARAMAN ELMA ÇALIŞTAYI SONUÇ BİLDİRGESİ

  • Girdi maliyetleri (zirai mücadele ürünleri, akaryakıt, elektrik, işçilik, bitki besleme ve koruma ürünleri v.b) çok yüksektir. Bu hususta üreticilerimiz desteklenmelidir. Girdi maliyetlerini düşürebilmek için vergi oranlarında düzenleme yapılabilir.

  • Girdilerin birçoğunun ithalata dayalı olması artan döviz kuru nedeniyle yüksek maliyete neden olabilmektedir. Girdilerin bir an evvel yerlileşme çalışmaları yapılması gerekir.

  • Çiftçilerimizde bilinçsiz gübre ve bitki besleme ürünlerinin kullanımının önüne geçilmesi için gereken toprak ve yaprak analizlerine önem verilmelidir.

  • Bakım ve hasatta kalifiye işçi yetersizliği yaşanmaktadır. Üretici örgütleri yeterince işlevsel hale getirilerek üreticiye avans ve temin noktasında girdi sağlanmalıdır.  Elmada önemli zararlılardan olan Akdeniz Meyve Sineğine (Ceratitis capitata) karşı bioteknik mücadele tuzağı ruhsatlı olarak piyasada halen mevcut değildir. Bunun için gerekli çalışmaların hızlandırılması gerekmektedir.

  • Bölgemizde Kanadı Noktalı Sirke Sineği (Drosophila suzukii) elmada sorun olmaya başladığı için bu konuda çalışma yapılmalıdır.

  • Bölgemizde ve elma üretimi yapılan yörelerde (Karaman, Amasya vb) elma bahçelerinde genelde ilkbahar geç soğuklarından etkilenilmektedir. Bu ise ürün rekoltesinin düşmesine ve kalite kaybına neden olmaktadır.

  • Her yıl su kaynağımızdaki su seviyesi düşmektedir. Su bütçesi ile ilgili çalışmalar yapılmalıdır.

  • Yenilenebilir enerji kaynaklarının desteklenmesi ve kullanılması gerekmektedir.

  • Bahçelerin küçük ve parçalı olması maliyeti artırmaktadır. Bu nedenle fiili arazi birleşmesi ve üretim planlanması yapılmalıdır. Coğrafi işaretli ürünler yetiştirilmelidir.

  • Fidan üretim desteği; pazar ve ihraç değeri olan çeşitlere daha fazla verilmelidir.

  • Soğuk hava zararıyla mücadelede fıskiyeli sulama sistemleri ile ilgili suya erişimde sıkıntılar yaşanmaktadır. Sulama Kooperatiflerinin söz konusu dönemde elma üreticilerine öncelik tanıması, suyun etkinliğinin artırılması ve su kaybının önlenmesi için Karaman Ovası Sulama Birliği ve Sulama Kooperatiflerine ait açık kanal sistemleri kapalı sisteme alınmalıdır.

  • Pazara olumlu katkı açısından modern depoların sayısı artırılmalıdır. Sözleşmeli üretim yapılamamaktadır. Sözleşmeli üretimle üretici ve sözleşme sahibi desteklenmelidir.

  • Elma Üreticileri Birliğinin yeterli üye sayısına sahip olmamasından dolayı marka ve pazarlamada sorunlar yaşanmaktadır.

  • Yeni hedef pazarlarının bulunması için çalışma yapılmalıdır.

  • Taşımacılıkta soğuk zincire önem verilmelidir.

  • Pazarlamada ortak bir alan oluşturulamaması temel problemlerdendir. Elma üreticileri yeterli pazarlık gücüne sahip değillerdir. Bu noksanlığın giderilmesi amacı ile Elma Borsası kurulmalı ve desteklenmesi sağlanmalıdır.

  • Elma tanıtımı için gerekli fonlar ayrılmalıdır. Markalaşma için Birlik ve Kooperatiflerin üst düzeyde birlikteliği önemlidir.

  • Markalaşmada Belediye ile birlikte şehrin elmada aynı noktada bütünleşmesi ve beraber hareket etmesi gerekmektedir.

  • Markalaşma açısından festival, yarışma gibi etkinliklerin gelenekselleşmesi gerekir. Şehrin her noktasında elmayı anımsatan simgeler ve festivallerin yapılması markalaşma açısından önemlidir.

  • Televizyon, sosyal medya, internet vb. basın yayın ortamlarında elmanın yeterli tanıtımı yapılmalı, pazarlama ile ilgili güvence oluşturulmalıdır. Bu konuda ilgili kamu kurum ve kuruluşları ile sivil toplum kuruluşları birlikte çalışmalıdır. İhracat desteği zamanında açıklanmalıdır. Fiyatların üretici aleyhine işlemesi durumunda üreticiyi mağdur etmeyecek şekilde piyasayı regüle edecek bir enstrüman bulunmalıdır.

  • Katma değeri yüksek ürünler (elma cipsi, elma suyu, reçel, marmelat, sirke vb) arttırılmalıdır.

  • Normal şartlarda iç ve dış piyasaya satılan ürün değerini bulamıyor. Bu hususta ilgili kurum ve kuruluşlara pazarlama uzmanları alınmalı ve yurt dışında hangi çeşitler hangi dönemlerde satılacak diye çalışma yapılmalıdır. Yeni pazarların araştırılarak istekler doğrultusunda planlama yapılması, Türkiye genelinde bir durum değerlendirilmesi yapılarak üreticinin dinamik hale getirilmesi sağlanmalıdır.

  • Dünyadaki elma ihtiyacı olan ülkeler için bilinçlendirme amaçlı elma lansman çalışmaları yapılmalıdır.

  • Elma işleme, sınıflandırma ve paketleme teknolojileri geliştirilmelidir.

  • Okullarda öğrencilere elma dağıtımı (okul elması) kampanyaları yapılmalıdır.

  • Elma yetiştiriciliğinde sorun olan ilkbahar soğuk hava etkisi ile hastalık ve zararlılara toleranslı çeşitlerin geliştirilmesi için AR-GE çalışmaları yapılmalıdır. Üreticiyi tüketici ile direk buluşturacak perakende merkezleri oluşturulmalıdır.

  • Miras ve arazi intikal sorunlarından dolayı üreticiler yeterli miktarda desteklerden yararlandırılmalıdır.

  • Elma bahçesi ulaşım yollarının bakımsızlığı ve tarla trafiğindeki yetersizlikler giderilmelidir.

  • Tarımsal danışmanlık sistemi etkin hale getirilmelidir. Hibe desteği veren kurum ve kuruluşlarının prosedürlerinin kolaylaştırılması gerekir.

  • Mazot ve gübre desteğinde birim destek fiyatları artırılmalıdır.

  • Elma satışında kilogram bazında fark ödemesi desteği verilmelidir. Sertifikalı fidan kullanım desteği, biyolojik ve biyoteknik mücadele, organik tarım ve iyi tarım uygulamaları destekleri arttırılmalıdır.

  • Tarım sektöründe sigorta mevzuatından kaynaklı sorunlara çözüm bulunmalıdır.

  • Uzak bölgeler için nakliyede taşıma desteği verilmelidir.

  • Virüsten arı materyal üretimi sağlanmalı, çiftçi virüs hastalıkları karşısında bilgilendirilmelidir. Sulamalar topraktaki nem değerine göre yapılmalıdır. Tozlaşmada verim kalitesine etkili olan arıcılar ve arılara değer ve önem verilmelidir.

  • İyi tarım uygulamaları ve organik tarım tekniği ile elma üretiminin artırılması gerekmektedir.

  • Hastalık ve zararlılar ile mücadelede entegre ve biyolojik mücadele teknikleri kullanımı artırılmalıdır.

  • Üreticilere yönelik il müdürlükleri, enstitüler, üniversiteler ile birlikte eğitim ve uygulama faaliyetlerinin artırılması gerekmektedir.
Bu Haber 3387 Defa Okundu.